Sevgili Emrah,
Öncelikle düşüncelerini paylaştığın için tesekkkur ederim. Ancak sorunun cevabı bir önceki mesajda zaten mevcut.
Sen okumaya üşenmişsin belli ki ama ben yazmaya üşenmeyeceğim.
* * *
Yazımın son paragrafında ne olduğunu zaten yazmıştım. Senin yazdığın ilk paragrafa denk gelen cevaptır.
Daha da açmak gerekirse, örneğin Training Departmanı 7 kişi tarafından idare edilmektedir. Mevcut olmayan bir durumda diğer başka bir TA sınavı üstlenebilmektedir. En azından bunun için şansımız var ve birbirimizi idare edebiliyoruz.
Benim işlerim nedeniyle ve Ahmet Celik Erzurum'da yeni bir hayata adım atıyor olmasından dolayı, haklısın, biraz aksaklık oldu. Dün yazdığım yazıda artık daha fazla müsait olabileceğimi, en kısa zamanda tekrar aktif olacağımı belirtmiştim. Biz, "aynen gerçek hayatta da olduğu gibi" bu ve benzeri durumlarda işlerin aksamaması için birbirimizin yardımına koşuyoruz. Bundan doğal ne var?
* * *
"-Sonra yeterlilik" ile başlayan satırın hemen altında yazanı lütfen buraya, forumun QUOTE özelliğini kullanarak yazarsan gerçekten sevinirim. Sadece yapma, lütfen oku ama.
* * *
İngilizce mevzusunun önemini tartışmaya gerek görmüyorum. Çünkü senin yazdığın şekilde olmadığını burada herkes zaten biliyor.
Ama bir de şöyle bir gerçek varki, eğer İngilizce hiç bilmiyorsan ve hatta zahmet edip bir kaç freyz bile ezberleyemediysen, evet sınavında önemli olabilir. Sınavına eksik puanla başlarsın. Başka bir deyişle 70 'lik bilgiye sahipsen, ingilizce bilmediğin için sınavda kalırsın. Bu bizim ExamSheet'lerde sınav yaparken, IVAO tarafından "mutlak suretle" değerlendirilmesi istenilen bir konudur.
* * *
Senin yazını okuduktan sonra, kendi yazımı tekrar okudum haliyle : "yahu ben bunları yazmadım mı?" diyerek.
Yazmayı unuttuğum bir noktaya da hemen temas edeyim. Foruma da yazdım, yazmadıysam Hakan Sivrikaya buraya yazar.
Üst üste görevler verdik, hemen hemen her etkinlikte (genelde LTAI_APP olarak) görev aldı Hakan Sivrikaya. ATC bulamadığımız zamanlardır.
Bulduğumuz, talebin yoğun olduğu zamanlarda da "Hocam artık sen uç" dedik. Uçsun diye, ama daha çok başkaları varken onlar açsın diye. Yoksa rütbesi nedeniyle Hakan Sivrikaya'yı atardık göreve. (Hakan Hocam'a "hep desteğinden dolayı" teşekkürler tekrar)
* * *
Sonuca bağlamak gerekirse,
Sen yazdığın için senin nezdinde tüm arkadaşlarımdan ricam, bir sorun varsa tamam dile getirin ama suçlayarak değil, karşınızdakini rencide edecek şekilde hiç değil.
Ve nacizane ağabey tavsiyem, bir sorunu dile getirirken, beraberinde çözüm önerinizi de sunmaya gayet gösterin. Doğru ya da yanlış ama "gayret göstermek" en iyisidir. Bakarsınız çözüm kendiliğinden bile belirebilir. Bu yaklaşım sizi her alanda bulunduğunuzdan iyi bir yere götürecektir.
* * *
Sevgili Emrah'ın bu yazısını ben yine alınganlık edip biraz kişisel aldım. Kendi düşüncesidir, n'apalım.
Ama IVAOTR Divizyonunda bir yönetici olarak bu yazılanları hak etmediğimizi düşünüyorum. Bu divizyonun bir üyesi olarak ise bu yazılanlara oldukça üzüldüğümü belirtmek isterim.